Hürriyet

Bumerang - Yazarkafe

28 Mayıs 2008 Çarşamba

BENDE KALMIŞ

giderken,
yanına almayı
unutmuşsun
kendini.

2008

23 Mayıs 2008 Cuma

YARALARINI,SARGILARINI

kapamak için
yaralarını
yine dönüp dolaşıp
yarayı açana
gidersin,
yenilesin diye
sargılarını.

ve tekrar
açması için
sargıladığı
yerinin yaralarını.

yaranı
bir başka yarayla
kapatmak için
yine ona gidersin.

sonunda
sargılarını çıkarıp
onun yaralarını sararak
geri dönersin.

ölürsün,
iyileşirsin.

2008

16 Mayıs 2008 Cuma

AÇIK YARA AMELİYATI

senden sonra
sol göğsümden
bir açık yara
ameliyatı geçirdim.

kurtuldum
yaşıyorum ama
sakat kaldı düşlerim.

2008

YAZDIKLARIM YAŞADIKLARIMIN ÖNSÖZÜDÜR

yaşadıklarımın
hepsi değil,
sadece
önsözüdür
yazdıklarım;

yazamadıklarımı
yani,
''içindekiler''i
içime,

seni ise
satır aralarına
sakladığım.

2008

15 Mayıs 2008 Perşembe

İÇİMDE TAŞIYORUM CESEDİMİ

çok korkuyorum;

ya seni ele vereceğim,
ya da sen gittiğin için
üstüme kalacak,
suçlusu ben olacağım

öldürüp
bedenime sararak
içime gömdüğün
kadının.

...

ertelenmiş bir
ihbarsın
arkadaşlarıma bile
edemediğim
ömrümde.

belki de hala
ne olursa olsun
seni iyi bilsinler diye.

rahat nefes al,
delillerini
çok sessiz topluyorum;

unutmuş olduğum yerlerde,
kendi cinayetimi
kendi üstüme
alıyorum.

13.06.2008




14 Mayıs 2008 Çarşamba

SARI KOVAMIZI,BİRAZ GÖZYAŞINI ve KIRDIĞIMIZ KUM SAATİMİN KUMUNU AL,GEL.



...BERK ŞEKİ İÇİN...


beni seninle tanıyor bu şehir.

verecek hiçbir şeyim yok sana

verecek ''hiç'' birşeyim var.

olsun,

sen yine de gel.

ağrılarını,

yokluğunu,

hevesini

al,gel.

biliyorum belki,

çocukken sağlam değildi

hayata karşı kalelerimiz.

olsun,

geç kalmış değiliz.

sen yine de

çocukken kumdan kaleler yaptığımız

o sarı kovamızı,

biraz gözyaşını,

biraz da

oynarken kırdığımız

o kum saatimin kumunu

al,

gel.

11.11.2007 / 03:00

13 Mayıs 2008 Salı

SÜRPRİZİ KAÇMIŞ HEDİYE

gözyaşlarımla
ıslatarak yırttığın
artık içi gözüken
sürprizi kaçmış
kırmızı bir hediye paketiydi
kalbim

her güzel şey gibi
bunu da mahvettin.

2008

TEĞET

sen savruk
ben toparlanmaz bir halde
ayrılmışız iki ayrı yörüngeye.
aramızdan bir ayrılık
teğet geçmekte.

1997

KARANLIK SEBEBİ

o gece
sen gitmedin ki;

bir bir
sokak lambalarımı
kırıp kaçtı
çocuklar.

2008

11 Mayıs 2008 Pazar

CENAZE

hergün kavruluyor helvan.
bekliyorum,
içimde beş vakit ezan
ama
bir türlü kalkmıyor cenazen
avlumdan.

hala
seni iyi bilirdim
demeye çalışıyorum
sanırım ondan.

2008




SIR

çok fazla şey biliyor,
çok fazla susuyorum.

bilmemem ve susmam gereken
ne varsa...

ağlamak bazen
en iyi ilaçtır
adama.

2008

YİNE YANIMDA GÖTÜRÜYORUM SENİ

asıyorum kendimi
hayatımın
boş bulduğum
bir yerine

çıkardım ve masaya bıraktım

ne varsa üstümde.

yine
içime sakladığım
senden başka
hiçbirşey ile
çıkamadım
o taburenin üstüne.

2008

9 Mayıs 2008 Cuma

BEN DE BİLEMEZDİM,DEDEM DE,ANNEANNEM DE

nerden bilebilirdim
beşinci yaşımda
bayramda dedemin bana
hediye ettiği
içi şeker dolu mendile
onsekizimde
dedemin tabutu başında
gözlerimi sileceğimi?

dedem de bilemezdi;
anneannem öldüğünde
adı-soyadı yazılı kağıdı
anneannemin toplu iğne
kutusunda ki
iğnelerden biriyle
tabutuna iliştireceğini.

anneannem de bilemezdi,
o bez bebeği bana dikerken
yıllar sonra
yama zamanının
kalbimle denk geleceğini.

2008

4 Mayıs 2008 Pazar

İKİNCİ PERDE

çatırdıyorum en derinimden.
dökülüyorum pul pul.

güzel bir yüzüm vardı oysa ki.
bu kadar kırık dökük
değildi aynam.

ilk yarısı bitmiş,
ikinci perdede
artık sadece
sonu merak edilen
bir yaşam.

2008

VERDİĞİN ACIDAN YİNE ANCAK SEN KURTARABİLİRDİN BENİ

senin verdiğin acıdan
kurtulmak için
yine sende alıyordum soluğu.

her seferinde
sana sığınıyordum
sana yalvarıyordum
kurtarman için beni
bu acıdan
bir tek sözünle.

dönüp dolaşıp sana sığınıyordum.

gidecek hiçbir yerim yoktu.

bu acıyı paylaşacak,
yarısını dahi olsa
dindirecek
hiçbir yerim
hiçbir ilacım
yoktu.
ne kadar da uzağa gitsem
dönüp dolaşıp
acının geldiği yere,
sana dönüyordum.

bir tek sen kuratabilirdin beni.
dönüşüm yoktu geriye
daha fazla acı vererek
yine sen dindirebilirdin
sonsuza dek.

kendinle yaktığın yerlerimi
söndürecek su da sendeydi.

senin verdiğin acıdan
kurtulmak için
yine sende alıyordum soluğu.

bildiğim halde;
sende olmadığının
kurtuluşumun
ve sana sığındıkça
yaklaşıyor olduğunu
sonumun.

ancak sen kurtarabilirdin beni.
bu acıyla beraber
sığacak hiçbir yerim yoktu.

2008